TRENDEN İNENLER VE TRENE BİNENLER
ÖZCAN ALADAĞ
ozcanaladag001@gmail.com - 05358268550
Dünyanın her yerinde böyle midir bilmiyorum ama Türkiye’deki siyaset kadar ikiyüzlü, tutarsız, dünü ile bugüne birbirine uymayan siyaseti başkaca bir ülkede görmek pek mümkün olmasa gerekir.
‘Dün dündür, bugün bugündür’ diyebilen, ‘Siyasette 24 saat uzun bir süredir’ yaklaşımıyla siyasette yapılan her türlü entrikaları sinesine çeken bir millet olduk vesselam…
Böyle mi olması gerekiyor?
Hayır…
Ancak siyaset insan ile yapıldığına göre trenden inenlerin yeniden trene bindiklerini, trende iken bir sebeple trenden inenleri görünce hiç ama hiç yadırgamaz oldum kendi adıma.
Trenden inenler (siyaset treni) trenden inerken avazları çıktığınca bağırarak inerler. Veya trenden atılırlar, atılacaklarını bilince kendileri atlarlar!
İndikleri trene yeniden binmek isteyenler de kırk takla atarak, el etek öperek trene binerler. Sıkılmazlar, utanmazlar, dün söyledikleri sözleri yutarlar!
Afiyet olsun bu arada…
Yerel siyaset yapan bazı küçük hedef peşinde koşan siyasetçilerin yakın tarihte trenden nasıl indiklerini buradan yazmaya çalışsam sanırım günlerce yazmak zorunda kalırız.
Siyaset yapmayı düşünüp genç ömürlerinde siyasete atılanlara da bu tür trenden inen ve binenlerin kötü örnek olduklarını düşünüyorum.
Tıpkı ekranlarda boy gösteren sanatçı kimliği altında yemedikleri halt kalmayanların genç kızlarımıza ve oğullarımıza kötü örnek oldukları gibi…
Huyum kurusun. Bu trenden inen ve trene binenleri de kaçık yolcuları yakalayan tren görevlisi gibi çok iyi tanıdığımız için yakalıyoruz!
Yakın zamanda yakaladıklarım da çok oldu!
Siz siz olun, dünü ile bugünü karanlık olan bu tür insanlara itibar etmeyin. Destek vermeyin. Hakkınızda kötü sözlerin söylenmesine imkân tanımayın.
Siyasetin kirli yüzü ve kirli siyasetçiler, kirliliğin içinde boğulup gitsinler…
