EY ÖMER FARUK SAKARYA!
ÖZCAN ALADAĞ
ozcanaladag001@gmail.com - 05358268550Çukurova Genç İşadamları Derneği Başkanlığı görevinde bulunan ve bir dönem aklından siyaset geçirip vitrinde fazlaca yer alan Ömer Faruk Sakarya’ya yazımın başlığında ‘Ey Ömer Faruk Sakarya!’ diye hitap ederek bugünkü yazımı Sayın Sakarya üzerine kurmak istedim.
“Ey Sakarya” derken sakın yanlış anlaşılmasın. Hodri meydan çektiğimiz yok! Kendi açımdan, mesleğim adına eleştiride bulunarak seslenmiş olacağım.
Şehitlerin geldiği günlere rastlayan konserler düzenlediklerinde derneklerini ve şahsını eleştirdiğimiz Sayın Sakarya, Adana’nın Kurtuluşunun 100.yılında ‘Destansı kutlama’ önerisini tamamlamak adına bir filim çektirmiş. Filim, Atatürk ve Adana temalı hazırlanmış. Aslında bu reklam filimi… Belgesel değil.
3 Ocak günü bir basın bülteni hazırlayarak Adana yerel gazetelerinin haber merkezlerine hazırlanan filimle ilgili bilgileri ve fotoğrafları göndermişler dernek olarak. Hoş, bu haberi gazetemizde değerlendirmedik. Çünkü bülteni hazırlayan kişinin ‘Bu filim büyük yankı uyandırdı’ ifadeleriyle başlayan Ömer Faruk Sakarya’yı ön plana çıkaran haberini okuyucularımıza ileterek yanlışına ortak olmak istemedik.
Gelelim biz asıl konumuza…
Bülteni yerel gazetelere gönderen Ömer Faruk Sakarya, 5 Ocak günü filimin tüm ulusal televizyon kanallarında yayına gireceğinin müjdesini vermiş. Onu da bizim aracılığımızla Adanalılara duyurmamızı istemiş!
Ulusal televizyon kanallarına para ödeyerek yayınlatacakları reklam filminin tanıtımını yerel gazetelere haber yaptırmak gibi kurnaz iş adamlığı tekniği…
Yemezler… Biz yemedik, yiyenler yediler…
Bu arada unutmadan dipnot olarak vereyim. Bu filmin yapımcılığını da Sayın Sakarya yapmış!
Bundan sonra Sakarya’ya “Filim yapımcısı” diyebilirsiniz. Kartvizitine bunu da ekleyebildi yani…
Yerel gazetelerin kaç tanesini okuyor? Diye bir soru sorayım Ömer Faruk Sakarya’ya. Ama yerel gazetelerin haber merkezleri marifeti ile kendisinin ve derneğinin haberlerinin yayınlanmasını talep edebiliyor.
Ulusal televizyon kanallarına da para ödeyerek (kaç kanala kaç lira ödedi sorusunun yanıtı Sakarya’da saklıdır) Adana’nın Kurtuluş Bayramı’na katkıda bulunmuş.
Bu şehrin zenginler kulübü statüsündeki derneklerinin ve şahsının yerel basından uzak tutum ve davranışlarını aslında hiç yadırgamıyorum. Kaldı ki Çukurova Genç İşadamları Derneği başlı başına tek bir örnek değil bu konuda. Birçok dernek ve kuruluşumuzu bu kategoriye koyarak ulusal televizyonlara, yaygın basına olan meraklarını, onlara para akıtmak adına yarışa girdiklerini yaşayarak gören insanlarız, gazetecileriz.
Buna belediyeler dahil... Televizyon programcılarına methiye yazarak ekranlara çıkmak adına önce parayı bastıran, sonra takla atanların varlıklarını da çok yakından biliyoruz.
Hoş, bu onların sorunları. Ne yapar iseler yapsınlar.
Lakin çıkıp ortalığa bu şehir adına, bu kentli adına çalıştıklarını ifade eden hamasi nutuklar ile söylemler geliştirmesinler.
Ömer Faruk Sakarya’nın yapımcı olarak ortaya koyduğu Adana Kurtuluş Bayramı reklam filmini izledim. Mesaj olarak ortaya konular tek bir gerçek var ki o da “Atatürk’ün o veciz sözü” olsa gerekir.
O reklam filmini izleyenlerden Ömer Faruk Sakarya Beyin tebrik alma adına ne kadar mutluluk yaşadığını görmek isterdim! Papyon kravat takanlardan almıştır birkaç tebriki…
Tebrik mutluluğu kendisinin olsun olmasına da yerel basını dikkate almayan Ömer Faruk Sakarya’yı bu şehrin yerel gazeteleri olarak bizlerinde dikkate almayarak haberlerini kullanmadığımızı artık anlamaları gerekir.
Sizin Adana’ya, Adanalı, Adana yerel basınına hiç mi hiç ihtiyacınız yok gibi! Size ulusal televizyon kanalları yeter!
Bu arada bu yazıyı yazabilmek için o reklam filmini izledim. Hiç ama hiç de beğenmedim. Yani başarısız bir yapımcısınız!