KEMERLERİ SIKIN DER GİBİ…
ÖZCAN ALADAĞ
ozcanaladag001@gmail.com - 05358268550
Ekonomik anlamda sıkıntı çeken Türkiye insanına Enerji Bakanı bir telkinde bulunmuş. “Doğalgazı az tüketin”…
Hay maşallah Sayın Bakanım. Bilmediğimiz bir konuydu, hatırlatmış oldun!
Doğalgazı kısacağız, az fatura gelecek. Öyle mi?
Zaten insanlar az fatura gelsin, zamlardan daha az etkilenelim diyerek en düşük ayarında yakıyorlar. Evlerinde küçük bebeleri olmalarına rağmen…
Bir zamanlar Turgut Özal döneminde o tarihteki siyasetçiler de ‘Kemerleri sıkın’ diyordu ‘Orta direk’ diye tabir ettikleri kesime. O orta direk ise siyasetçiye ‘Belimiz o kadar inceldi ki sıkacak delik kalmadı’ diye yanıt veriyordu.
İnsanların yokluk ile terbiye olduğu bir ortamda akıl vermek yerine onların cebine para koymak, alışverişlerinde artan fiyatları aşağıya çekerek ekonomik anlamda rahatlatmak varken akıl verenlere şaşırıyorum.
Akıl verenlerin doğalgazları kısık olmayınca ancak akıl veriyorlar. Makam araçları ile bir yerlere gittiklerinde toplantı bitene kadar makam aracı klimaları çalışır vaziyette istop etmeden akaryakıt tüketiyor. Beyefendilerin kışın üşümemeleri, yazın da terlememeleri için makam araçları çalışır vaziyette tutuluyor.
Toplantı bitecek, beyefendiler araçlarına dönünce rahat edecekler.
Böyle bir ülkenin siyasetçisinin “doğalgazları kısın, az fatura gelsin’ demesini doğrusu kendi adıma yadırgadım.
Kemer sıkma meselesine gelince;
Sokaktaki yurttaşın, mahalledeki ne bulur ise onu yiyen insanların halinden anlamak adına son dönemde Cumhur İttifakı’nın milletvekilleri sahaya çıkarak olup biteni görecekmiş. İyi de ederler. Geç bile kaldılar.
Bunca yıldır sokağa çıkmamakla aslında hata ettiler. AK Parti’nin vekilleri ile MHP’nin vekilleri bugüne kadar açılıştan açılışa, kendilerine yakın örgütlere, sendikalara, derneklerin etkinliklerine giderek siyaset yaptılar. Sokağın sesinden haberdar değiller.
Doğalgazı hadi diyelim kıstık. Hatta hiç yakmadık. Bir kısım insanda var zaten doğalgaz. Olmayan insanlar kömür, odun yakıyor bu memlekette. Boğazı nasıl kısacağız. 3 öğün yenen yemeği 1 öğüne mi düşürelim. Beslenmeleri gereken bebeleri, çocukları, gençleri açlık ile mi terbiye edelim.
Mutfak malzemelerinin yerine tencereye, tavaya ne koyalım?
Bu kadar kısır, sığ bir akıl vermeyi ilk defa gördüm vallahi. Akıl vereceğinize para verin. İnsanların hayat standartlarını yükseltin.
Tuzunuz kuru… Bol keseden atamayınca akıl verme moduna girdiniz. Doğalgaz kullanan bir abone olarak sizin bu açıklamanızı inanın esefle karşılıyorum. Hiç ama hiç doğru bulmuyorum. Yurttaşa akıl verirken dahi ipin ucunu kaçırmışsınız vessalam…
