18 Eylül 2023 - Pazartesi

ADANA'DA ÇİRKİN KRAL GERÇEĞİ

Yazar - HÜSEYİN YETİŞ
Okuma Süresi: 6 dk.
274 okunma
HÜSEYİN YETİŞ

HÜSEYİN YETİŞ

yetis.huseyin@gmail.com - 0 (545) 3649543
Google News
Türk Sinemasının çirkin kralı Yılmaz Güney'e Adana'lı ne kadar önem veriyor. ? Ne kadar Yılmaz Güney ismine ve sinemasına sahip çıkabiliyor.? Bunu hiç düşündünüz mü? Yılmaz Güney’in sinema anlayışına ve ekolüne baktığınız zaman bunu en iyi görebileceğiniz topraklar Adana’dır. *** Adana bir dönem Türk sinemasının başkenti idi. Bereketli Çukurova topraklarında beyaz altın bereketi sinemanın beyaz perdesine yansırdı. Şehir merkezinde sayısız yazlık sinemalar her köşe başında yağız Çukurova yiğitlerini ağırlardı. Yaz mevsimin kavurucu sıcaklarında bunalan Adana’lı yazlık sinemalarda Zaman Gazozu içerek nefeslenirdi. Dönemin yağız delikanlıları yaşantısına Yılmaz Güney’in filmleri ile yön vermeye gayret ederdi. *** Türk sinemasının Çirkin KralıYılmaz Güney “Umut” başta olmak üzere bir çok filmine Adana’dan motor dedi. Çukurova’nın bereketli toprakları ve Toros Dağları çirkin kralın sinema platformunu oluşturdu. Eski Adana’nın tozlu , bakımsız ve kaderine terk edilen sokakları çirkin kralın gelecek kuşaklara anlatmak istediği filmindeki mesajlarına tanıklık etti. Adana’nın 01 olmasında Yılmaz Güney sinemasının çok ama çok katkısı vardır. *** Ve.. gelinen süreç.. Çirkin kralın ismi ve filmleri dünya sinema tarihinde altın harflerle yerini aldı. Adana’da yazlık sinemalar dönemin teknolojik sinema anlayışına yenik düştü. Çukurova’nın bereketli topraklarında beyaz altın tarihe karıştı. Çirkin kral kendi memleketi olan Adana’da adeta öksüz bırakıldı. “ Ağıt” , “Acı”, “Umut”, “Bir Çirkin Adam”, “Pire Nuri ,”Seyithan” v.b bir çok filmlerle gönülleri fetih eden Çirkin Kral Yılmaz Güney’in ismi Uluslar arası Altın koza Film Festivali sırasında sadece otel lobilerinde laf edebiyatı ile geçiştirildi. *** Çirkin kralın sinema ekolü ; Türk sinemasının gerçek emektarları tarafından değil de ; işine geldiği gibi davranan, emek hırsızlığı yapan, Yılmaz Güney ismini çıkarları doğrultusunda kullanmaya çalışan ; Yılmaz Güney’in gerçek yaşamını bilemeyenlerin festival akşamlarında yudumladığı içeceklerinin kadehlerinde kaldı. Adana’yı Adana yapabilmek için büyük emekler veren Yılmaz Güney’in isminin yaşatılabilmesi için bir park yada caddenin tabelası maalesef birileri tarafından çok mu görüldü.? Peki ne yapılmalı? Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevine Adana halkının oyları ile seçilen ve görev süresi sona ermek üzere olan Adana gibi başkan Zeydan Karalar ve ekibi başta olmak üzere Adana’nın kaat önderleri çalışma yol haritasını kültür ve sanat açısından değerlendirirken çirkin kralın ismini yaşatabilmek için daha çok çaba göstermeli. Emekçi ve basın ilanzede gazeteciler ayırım yapılmaksızın Adanalilarin festivali Altinkoza Film Festivaline davet edilmeli.Yerel basin sadede günlük gazeteler ve taraflı haber siteleri dışında da desteklenmeli.Adana'da hiçbir sinema yapimcisinda olmayan yılmaz Güney arşivine sahip olan Abdullah Can başta olmak üzere gerçek emektar sinemacılar ve yerel sanatçılarımız bu festivale davet edilmeli. Yılmaz Güney sinemasının ekolüne her zaman sahip çıkarak ; dünyada isim yapmış yapımcı ve yönetmenler Adana’ya davet edilmeli. Altınkoza Film Festivali döneminin öncesinde Yılmaz Güney’in Adana’daki ailesi ile bir araya gelinerek neler yapılabilmesi konusunda fikir alış verişinde bulunulmalı. Çirkin kralın sinemasının her dönem önemini anlatan yapımlar yapıldığında gerçek Adana’lı olan yönetmen ve sinema oyucularını tercih etmeli. Adana’lı olmayan, Adana’yı tanımayan ve temsil edemeyen yapımcı ve yönetmenler ile asla işbirliği yapılmamalı. Adana’lı sanatçılara öncelik tanınarak gereken iş birliği yapılarak festivallerin bayram havasında geçmesi sağlanması için tek yürek tek ses olunmalı. Dünyaca ünlü yönetmen Nuri Bilge Ceylan’ın , “ Doğrusu Adana’da bir Yılmaz Güney Müzesi bulunmamasını yadırgadım” sözünde ifade ettiği gibi Altınkoza Festivali sonrasında göstermelik şeklinde yapılan sinema müzesi Yılmaz Güney ismine yakışır şekilde yeniden düzenlenmeli. Çirkin Kralın sinema ekolünü devam ettiren gerçek Adana’lı sinema emektarlarına gerçek anlamda sahip çıkılarak iş birliğine gidilmeli. Yakın bir süreçte TV dizisi formatında çekilmek istenen Yılmaz Güney’in “ Baba” filminin alt yapısının Adana’da oluşturulabilmesi sağlanmalı. Bu projede yer alan yapımcı ve yönetmen, oyuncular Adana’nın kültürünü çok iyi tanıyan sinema emektarlarıyla kesinlikle iş birliği yapılarak hareket edilmeli. Bu projenin Çirkin kralın ismine, sinemasına, memleketine yakışır şekilde yapılması sağlanmalı. İşte o zaman bizler çirkin krala vefa borcumuzu bu şekilde ödemiş oluruz. .
#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları