Eylül Akşamında Hakan’ın Hikâyesi

Dışarıda yağmur yağıyordu.
Hakan pencerenin önünde durmuş, camdan süzülen damlaların kendi içindeki fırtınaya karışmasını izliyordu. Sonbaharın o ağır, hüzünlü kokusu odanın içine çökmüş; gözlerinden süzülen yaşlar yağmurla yarışıyordu. Sanki bir yerlerde onu özleyen biri varmış gibi bir his gelip geçiyordu içinden.
Ama biliyordu…
Gerçekte kimse özlemiyordu onu.

Bahçedeki ağaçtan bir yaprak daha düştü.
Ardından bir tane daha…
Her düşen yaprak Hakan’ın hayatından eksilen bir umut gibiydi.
“Bir sayfa daha kapandı,” dedi alçak bir sesle.
“Bu ölüm kitabından bir sayfa daha…”

Oysa bir zamanlar onunla doğan bir günü vardı.
Kalbini ısıtan bir sabah, umutla açılmış bir bahar…
Ama o baharı kendi eliyle söndürmüş, karşısındaki kadın ise onun mevsimini kapatmıştı.
Hem de hiçbir açıklama yapmadan, bir eylül akşamında.

Masasının üzerindeki tespihi eline aldı.
Hayatı tespih taneleri gibi geçip gidiyordu.
Bazen sallıyor, bazen çekiyordu…
Kimi taneleri gerçekten sevdiği için çekiyor,
Kimini de sevdiklerinin hatırına.

İçkiye haram derlerdi ama Hakan için fark eden bir şey yoktu artık.
O zaten ayık kafayla kaybediyordu en önem verdiklerini.
Sarhoş olmaya bile ihtiyacı yoktu.

Aynaya uzun uzun baktı.
“Önce aynaya bakacaksın,” dedi kendi kendine.
“Sonra çevrene…”
Çünkü insanların çoğunu bitiren şeylerin ne olduğunu öğrendi artık:
Bitmeyen egolar,
Doymayan hırslar,
Taşlaşmış kibirler…

Ve asıl gerçeği…
Hayatına aldığı o kadının sevgiye değil, servete âşık olduğunu.
Onun sözlerinin sıcaklığının samimiyet değil, hesap olduğunu…
Seviyorum derken bile, gözlerinin Hakan’ın kalbine değil cebine baktığını.

“Biz sevdik mi adam gibi severiz,” dedi içinden.
Ama onu sevdiğini söyleyen servet avcısı insanlar,
Onurlarını, sevgilerini, sözlerini
Menfaatlerine satıp gitmişlerdi çoktan.

Yağmur yağmaya devam ediyordu.
Ve Hakan, her damlada kendi kırılmışlığının izini görüyordu.
Ama biliyordu ki bu hikâye bitmedi…
Sadece bir sayfası kapandı.
Hakan’ın hikâyesi, eylül yağmurunun altında, sessizce yeniden yazılacaktı.