DEĞİŞİM KAOS GETİRDİ!

Atalar, “Dere geçilirken süvari değiştirilmez!” demişler…

Adana Demirspor bırakın süvari değiştirmeyi, komple AT’ı değiştirmeye kalkınca, dibi görmeye başladı.

Bir önceki sezonun “En flaş” takımı olan Mavi-Lacivertliler, müflis tüccar gibi oldu. Her takıma puan dağıtırken, klasmanda aşağılara doğru yelken açtı.

Takımın içi boşalırken, futbol düzeyi Türkiye Süper Ligi’nin çok gerisinde olan liglerin adı duyulmamış isimleri transfer edilerek, kalite aşağı çekildi.

xxx

Ertaç, Svenson, Rodrigues, Stamboli, N’Diaye, Belhanda, Onyekuru, Akintola, Mbaye Niang, Cherif Niang’ın bonservisleri ne şekilde ve hangi fiyata verilip, karşılıklı anlaşılarak gönderildi belli değil!

Balotelli, Emre Akbaba, Yusuf Erdoğan ve Yusuf Sarı’yı istenen kulüpler olduğu ve transfer olabilecekleri yönünde basına verilen beyanatlar; bu kalitede isimlerin yerine yetersiz isimler getirilmesi, adeta kulübün içinin boşaltılması, ÇIĞ gibi büyüyen sorunlar; yaklaşan felaketin habercisi gibiydi…

xxx

Ligde son 14 haftada 1 galibiyeti bulunan Adana Demirspor; yangının ortasına doğru ilerliyor. Ülke ekonomisinin krizde olduğu bir gerçek. Her kulübün zorlandığı, birçok kulübün borç ve haciz sarmalına düştüğü, transfer tahtasının kapandığı herkesin malumu…

Başkan Murat Sancak 5 milyonu aşkın bir kentin en önemli markasını yüklenmiş durumda. Bu kentten kazanan iş insanlarının destek vermemesinden yakınıyor. Her defasında çıkıp; Demirspor’un ölene kadar başında olduğunu belirtip, rest çekiyor. Taraftarlarla sosyal mecralarda sert diyaloglara girip gönül kırıyor. İşler kötü gittikçe de şirazenin ölçüsünü kaçırıp, eleştiri yapanları ‘leş kargası’ olmakla suçluyor.

Ancak bu kaos ortamından en çok Demirspor zarar görüyor. Mavi-Lacivertli camiaya büyük başarılar yaşatan, kulüp tarihinde ilk kez Avrupa Kupası maçı oynamasını sağlayan, Konferans Ligi’nde Play-Off oynatan takımı kuran Başkan Sancak; tüm mesaisini kulübe harcıyor, iyi niyetinden şüphe yok ama işler giderek sarpa sarıyor…

Başarısızlıklarda eleştiri yapılması normal.

Mahalle yanarken, saç taranmaz!

Övgü varsa yergi de vardır.

Önemli olan; kırmadan-dökmeden, doğru tespitler yaparak, iyiniyetli olmaktır.

Farklı bakış açıları; bu eleştirileri dikkate alıp doğruyu bulmayı amaçlayan yöneticilere yol gösterir. Başarıya giden yolu aydınlatır..

Yeter ki; yapıcı eleştirilerden faydalanma yoluna gidilsin.

xxx

Yusuf Erdoğan’ın kafası karışık. Transferin son gününe kadar takımda kalıp kalmayacağı belli değildi. İyi çalışmadığı gün gibi ortada. İkili mücadelelerde yerde kaldı. Beyni ayaklarına hükmetmedi. Yapmak istediklerini yapamadı.

Yusuf Sarı’yı isteyenler olduğunu söyledikten sonra da çıkıp, “göndermediğime pişmanım” dersen, bu oyuncudan verim alabilir misin? Yusuf Sarı, takımın en ihtiyacın olduğu maçlarda, “sakatım” deyip oynamadı.

Belhanda’dan sonra takımda topla en çok oynayan isim haline gelen Emre Akbaba ‘bal yapmayan arı’ gibi… Her topu eziyor, dikine oynamayıp yan pas yaparak, atakların gelişmesini engelleyen Emre tribünlerdeki kredisini bitirdi.

xxx

Bu maç Karaman’a yazar!

Üst sıralara tutunmak ya da yangının ortasına düşmek arasında adeta 6 puanlık bir maça çıkan Mavi-Şimşek taraftarlarını bir kez daha hayal kırıklığına uğrattı.

Yeni Adana Stadı tribünleri her geçen hafta giderek tenhalaşmaya başladı. Taraftar takımına inanmıyor artık! Takımda aidiyet duygusu olan, Kasımpaşa yenilgisiyle gözyaşı döken futbolcu sayısı 2… Semih ve Yusuf Sarı... Diğerlerinin umurunda mı dünya?

Yeni transferleri görüp umutlanmak isteyen Adana Demirspor taraftarı sahaya çıkan onbiri gördüğünde adeta çileden çıktı. Şapkadan ‘tavşan’ çıkarmayı hedefleyen Teknik Direktör Hikmet Karaman, taraftara saç-baş yoldurdu.

Hafta içinde değişen bir kadro, yeni gelenlerle belki de antrenman bile yapmayan Karaman; ilk yarıyı adeta çöpe attı.

Bu ligin topçusu olmayan İsmail Çokçalış’ı defansın sağına, verimsiz Mohammadi’yi sola, teknik kapasitesi yetersiz Papu Cisse ‘yi Semih’in yanına tandeme yerleştiren Teknik Direktör Karaman, Gravilon’u ön liberoya koyarken, 2 yılda aldığı süre 90 dakikayı geçmeyen ve hiçbir olumlu özelliği olmayan Tayfun’dan oyun kurucu yaratmaya çalıştı.

Maçın ikinci yarısında kısmen doğruyu bulan, Yusuf Sarı, Balotelli, Martinez, Yusuf Baresi ve son olarak da Nani’yi sahaya süren Teknik Direktör Karaman; Gravilon’u yeniden Semih’in yanında tandeme yerleştirdi.

Günümüz futbolunda en önemli yer merkez orta saha… Burada dalgakıran görevi görecek, rakip ataklarda baskı yapacak, ikili mücadele kazanacak, tehlikeleri başlamadan sona erdirecek isim yoksa, ‘geçmiş olsun’

Tribünlerin gördüğünü göremeyen Teknik Direktör Hikmet Karaman’ın işi çok zor.

Bu takımın saha içi lideri kim?

Kaptanlık pazubandı Semih’de..

Her hafta partneri değişen, sapır-sapır dökülen defans hattında sağ ve solda oynayan isimlerin açığını kapatmaya çalışırken zorlanan Semih’in futbolu da aşağı doğru çekildi.

Takım atağa kalkarken önce Tayfun sonrasında da güçsüz ve ne oynadığı belli olmayan Yusuf Erdoğan ve İsmail Çokçalış’ın hatasından gelen 2 gol, Demirspor’un fişini çekti.

Maçın ikinci yarısında Teknik Direktör Karaman; Mendoza’yı sola çekip, Yusuf Sarı ve Yusuf Erdoğan’ı sağda önlü-arkalı oynattı. Bu dizilişle de iki futbolcudan da verim alamadı.

55.dakikada sağdan gelişen atakta; cezaalanı sağ çaprazında rakibini boş bırakan Mohammedi ve altı pasta rakibinin arkasında kalan Martinez, akabinde boştaki topa hamle yaparak rakibi indiren Aymbetov penaltıya yol açarak, rakibin ekmeğine yağ çaldı.

Bu pozisyonda cezaalanı içinde mavi-lacivertli forma sayısı kaleciyle birlikte 8..

Kasımpaşalı 4 futbolcuyla karşı 8 oyuncu var ama telaş ve yerleşim hatası penaltıyla sonuçlandı. Adeta acemiler mangası.

Yeni transferlerin içinde sadece Mendoza hazır gözüktü. Ancak iyi futbolcu, iyi futbolcularla göze batar. Takım olarak Süper Lig kalitesinin altında kalan bir kadroda, iyi futbolcu da olsan ne yazar!

Aymbetov fiziki görünümünün tersine görev aldığı süre içerisinde adeta gezdi. Rakibe pres yapmadı. Cezaalanı içinde topla buluşamadı. Boş koşular yapmadı. Ruh gibiydi. Aldığı topları da ezdi.

xxx

Avrupa hayal ederken; küme düşmeme mücadelesi içine düştü takım.

Birlikte oynama alışkanlığı olmayan futbolcular, panik ortamında gerçekleşen transferler; Demirspor’u aşağı çekmeye devam ediyor. Tehlike artık yanı başımızda.

Gelecek hafta deplasmanda alt sıralardan kurtulma mücadelesi veren Coredon Alanyaspor maçı artık daha da önemli hale geldi. Sonrasında Trabzonsporla karşılaşacak olan Şimşek; daha çok mücadele etmek ve bu zorlu deplasmanlardan puan çıkarmak zorunda.

Cangılın ortasına düştüğünüzde, gücünüz tükendiğinde, tayfalarınız yetersiz kaldığında, stresli ortamda gemiyi salimen kıyıya yanaştıracak kaptanınız olmadığında, dibi görürsünüz…

Adana Demirspor büyük ve köklü bir camia. Ligde 14 maçta 1 galibiyeti olan bu takımın moral-motivasyonunu üst düzeye çıkarmak, özgüven aşılamak, kısıtlı da olsa yeteneklerini mücadele azmiyle birleştirerek, zor günleri atlatmak için desteğe ihtiyacı var.

Bu ortamda sakin kalan ayakta kalır.

Panikleyen, strese teslim olan, mücadeleden kaçan dibe vurur.