02 Ekim 2020 - Cuma

Bir Piyes Yazayım;

Yazar - ÖMER ERGÜVEN
Okuma Süresi: 6 dk.
377 okunma
ÖMER ERGÜVEN

ÖMER ERGÜVEN

yetis.huseyin@gmail.com - 0 (545) 364-9543
Google News

Kişiler hayali fakat toplumunn derinlemesine çarpıklığı da dile getiriyor,

Karatiken,Salkım Söğüdü ve Zanzalak İSİMLİ üç arkadaş birbirlerine zamparalıkta üstünlük sağlama söhbetini dinleyelim:

Biri ona Karatiken ismini kim koydu deyince,dedem deve çobanıymış,develer de kararatikeni çok severmiş,dedem de karatikenin acısına hiç dayanamazmış,insana battımı hoplatırmış.

Dedem torunuma adını Karatiken koyuyorum ,ona bulaşan Karatikenin batıp hoplattığı gibi hoplatsın demiş.

Sana niye Salkım söğüdü demişler;Salkım söğüdünün kölgesini yiğitler severmiş,dedem zamanın yiğitleri torunuma saygı gösterip onun gölgesinde gölgelenip ona iteat etsin demiş.

Sana niye ZANZALAK demişler;Zanzalak ağacını kuşlar konup ötmeyi severmiş,insanlar arsında kuşları toplayan zanzalak ağacı gibi etrafına toplayıp ona saygı göstersinler diye koymuşlar.

Başlarlar zamparalık hünerlerini anlatmaya;

Önce Zanzalak başlar;arkedeşler ben zamparalığın şiirini yazdım Ben genellikle maaşlı dul kadınlar.boşboşlarla uğraşmam onların istekleri bitmez,maaşlı olunca istekleri uzun vadeli, hoş sobet esnasında benim Avrupada ortaklarım var 6 ay sonra 200bin auro göndercekler derim ve yaaa dedi mi iş tamam .100 bin aurosu sana vereyim bir ev al derim .Kelimeleri şiir gibi dizelerim.Zaten 6 aya kadar birşeyler çıkıyor .Avrupayla karşılıklı üfürmeler çok oluyor,sordumu da para transferi olmuyor filan derken o da anlıyor vee ...hırlıyarak gider sonra yeni bir hikayeye devam..

Bu arada Karatiken söze atılıyor senin ki neci ben zamparalığın kitabını yazdım deyip başlıyor anlatmaya

Belli işler devamlılık ister devamlılğı hiç sevmem;bir günün beyliği de beylik derim, onun için 5 karıdan ayrıldım,ikisi nafakalı diğerleri git nahlet olsun resti çekti ,iki nafaka da boş gezen için çok zor oluyor.Yine de işi öğrendim ve dedim ki ulan bu kadar maceradan sonra kitap yazayım tecrübesizler bundan yararlansın.Adı da ZAMPARALIĞIN HUSUSATLARI...

Biraz özet vereyim,hepsini anlatırsam kitap ne olacak..özetle bazan top sakal ,bazan çangal bıyık ,bazan saçı uzatır at kuyruğu yaparım,bazan da tüm sakal bırakır duruma göre özel konuma bürünürüm.Fakat bu işin ana bel kemiği çok iyi yalan söyleme.

Mesela benim duraklarım,çay bahçeleri,diskolar,uyduruk sosyal

faaliyetler v.s gibi yerler ,yalnız ha beni ızr düşmanı zannetmeyin ,söyle söyliyeyim,biraz birkaç kelime uyduruk ARAPÇA bilirim göbe de yazı yazarım .Göbeğe yazı yazarken bal-kaymak gibi yalanları söylerim ve ay ne kadar küktürlüsün derler.Onlara doğru söylersen inanmazlar ,yalanı bal-kaymak bilirler...Bir de ECİT-MECİT yalancılar türedi abi ,bizim yalanlar onların yalanlarının yanında traktörle taksi gibi oldu.Akşam başka ,sabah başka ,öğlen başka ben bile inanıyorum bu ECİT-MECİTLERİN yalanlarına.işte gerisini de kiteptan öyle yağma yok derken;

Saklım Söğüdü ileri hamle yapar bunlar ney ki,ben zamparlığın destanını yazdım.Zamparalıkta SALKIM SÖĞÜDÜ DESTANI .Destanlar yazılı metinden önce geldiğine göre ,şimdi dinleyin,

Benim avımda dulu ,kapalısı ,açığı,sosyalisti ,millyetcisi vs.18 yaşından küçük olmasın benim ilgi sahama girer.Av kapalıysa devamlı ALLAH PEYGAMBER lafzını dilimden düşürmem ,kapalı derken gerisi gırıgır da bu olmuş bir olay.Bana yav Ömer ABİ internette filan şehirde biriyle tanıştım,o şehrin merkezinde bir pastane ismi verdi.Gittim buldum pastaneyi üç kapalı bayan...ben biraz cekingen dururken birden gülme krizi tuttu.Niye gülüyon dediler yok birşey dedim..ısrar üstüne ısrar olunca yav ben sizin kapalı zannetmiyordum.Üçü birden sen türbana karşımısın dediler.Ben de benim biraz MİLLİ görüşe yakılığım var dedim ve yatıştırdık.Her neyse konumuza dönelim.

Diğer arkadaşların dediği gibi bu işin omurgası yalan.Ben de zamparalığın destanını yazdığım için yalanlarımda dal -budak bulamazsınız.Sanki tornadan çıkmış gibi.Eğer yalan teserlememi tekrar sorulursa ikiyle çarpar söylerim.Mesala 200 koyumun var çifliğimde ,30 tane ineklerim var,traktörler çifter çifter,20 tane çalışanım var diye atarken bir gün sonra çiflikte kaç koyun var diye sorarsa 400 koyunum var derim.Nihayet öyle oldu dün 200 diyordun bu gün 400 diyorsun diyene dünü beğenmezsen bu gün 400 olur dedim.

Şimdi biz kendimizi birşey yapmış gibi espirili anlatıryoruz..vay hemşerim var bizlere taş çıkaraçak partilerde kasabım önünde kemik bekleyen köpek gibi çapsızlar bizden daha kötü .Onlar parti ayagına kasabın önünde bekleyen köpek misali kimin karısını kızı iş,aş,maaş ayaklarıyla düşürürüz diye bekleşiyorlar.

Bu üç zamparanın konuşmalarından çıkan SONUÇ:

ANLATAYIM

ALLAH NEFSE ben kimim sen sensin ben benim ne zaman ki aç kaldı sen RABBİMSİN DİYOR.O zaman insanlarımız yalan -talan hipnotizma ayaklarını bırakalım, açlığın olduğu yerde dürüstlükten bahsedezsiniz.Garibanlarımıza nasıl iş,aş maaş refah içinde yaşatırım hedeflerine kitlenelim.Bir emeklinin asgari ücretten az olduğu bir ülkede ,her türlü uygunsuzluk olur.Zaten ekonomik gelir düşük olusra kültür de zayıf olur.Sahte doktorlar sahte şeyhler,orasını burasını çizdirenler başını alır gider.Ekonomi bozuk olunca adalette sıtmalı,bürokratlar susturmalı ..velhasıl yeteri kadar uzattık ..BAY-BAY

   

 

 
#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.