YÜZYIL ÖNCESİNDEN GÜNÜMÜZE CUMHURİYETİN ÖNEMİ
GÖKMEN OĞUR (SARI FIRTINA)
yetis.huseyin@gmail.com - 05458181803Katil İsrail devletinin ;Filistin halkına ve Gazze kentine yönelik katliamlarına dünya seyirci kalırken ;.oysaki bundan 100 yıl önce Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının mücadelesi sonrasında kazanılan Cumhuriyet’in önemi her geçen gün daha iyi anlıyoruz.Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını minnetle anıyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ; Türk halkına ve dünyaya “ Yurtta Sulh ve Cihanda Sulh” vecizesi ile seslenerek barışın önemini dile getirdi. Tüm dünya devletlerine bundan 100 yıl öncesinde ileri görüşlülüğü ve örnek devlet adamlığı ile aslında günümüzde gerçekleşen üzücü olaylara mesaj verdi.
Neden diyecek olursanız ; Türkiye Cumhuriyeti, 29 Ekim 1923’te kurulduğunda, bir ulusun bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin sembolü olarak doğdu. Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğindeki bu tarihi dönüşüm, Türk milletinin kendine olan güvenini yeniden kazanmasını, çağdaşlaşmayı ve demokrasiyi benimsemesini simgeliyordu. Bugün, Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlarken, bu özel dönemin anlamını ve önemini anlamak büyük bir gerekliliktir.
Cumhuriyetin 100 yılı, birçok başarıya, zorluğa ve dönüşüme tanıklık etti. Atatürk’ün önderliğinde yapılan devrimler, Türkiye’yi çağdaş bir ulus haline getirmek için atılan adımlardı. Dil devrimi, harf devrimi, kıyafet devrimi gibi reformlar, Türk toplumunun modernleşmesine yardımcı oldu. Laiklik ilkesi, din ve devlet işlerinin ayrılmasını sağladı ve toplumun çeşitli dinlere saygı duyduğu bir ortam yarattı.
Cumhuriyet, kadın hakları ve eğitim alanlarında da önemli ilerlemeler kaydetti. Türk kadını, seçme ve seçilme hakkını kazandı ve toplumsal hayatta daha etkin bir rol oynamaya başladı. Eğitim sistemi çağdaşlaştı ve bilim, teknoloji ve sanat alanlarında büyük başarılar elde edildi.
Cumhuriyetin 100 yılı, Türkiye’nin uluslararası alandaki etkisini de göstermektedir. Türkiye, barışçıl dış politika ve diplomatik ilişkilerle dünya sahnesinde saygın bir konuma yükseldi. Bölgesel ve uluslararası sorunlara aktif bir şekilde katılarak barış ve istikrarın sağlanmasına katkıda bulundu.
Ancak Cumhuriyetin 100 yılı, sadece başarılarla değil, zorluklarla da dolu bir dönemi yansıtır. Ekonomik dalgalanmalar, siyasi çatışmalar ve toplumsal sorunlar, Türkiye’nin karşılaştığı zorluklar arasındadır. Ancak her zorluğun üstesinden gelmek için birlikte çalışma ve yenilikçi çözümler bulma kapasitesine sahip bir millet olarak, bu zorlukların üstesinden gelmek mümkündür.
Cumhuriyetin 100. yılı, Türkiye’nin daha aydınlık bir geleceğe doğru ilerlemeye devam edeceği bir dönemi temsil eder. Geçmişte elde edilen başarılar ve deneyimler, gelecekteki yolculuğumuzun temelini oluşturacaktır. Bu özel yılda, Cumhuriyetimizin temel değerlerini koruma ve geliştirme sorumluluğunu üstlenmeli ve daha ileriye taşımalıyız. Birlik, beraberlik, eğitim ve inovasyon, Cumhuriyetimizin geleceğini parlak kılacak anahtar kavramlardır.
Sonuç olarak, Cumhuriyetin 100 yılı, Türkiye’nin tarihindeki en önemli kilometre taşlarından biridir. Geçmişimizin mirasını anlamak, bu mirası korumak ve geliştirmek için harekete geçmek, Türkiye’yi daha aydınlık bir geleceğe taşıyacak olan şeydir. Cumhuriyetimizin değerlerine sahip çıkmak ve bu değerleri daha da ileri taşımak, her bir Türk vatandaşının sorumluluğudur.