“CUMHURBAŞKANI VE İKTİDAR YARGININ ÜSTÜNDEN ELİNİ ÇEKMELİ”

Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, Gezi davası kapsamında 840 gündür tutuklu olan Osman Kavala için dün beraat ve tahliye kararı verilmesinin üzerinden 6 saat geçmeden, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 15 Temmuz darbe girişimi soruşturmasını gerekçe gösterilerek tutuklanmasına tepki gösterdi.

Başkanımız Av. Veli Küçük, yaptığı yazılı açıklamasında görüş ve düşüncelerini paylaştı.

“Gezi Parkı davasında verilen beraat kararlarının ardından bambaşka bir durum ile karşılaştık. Osman Kavala hakkında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin yürütülen bir soruşturma kapsamında, TCK'nın 309. maddesi uyarınca "Anayasal Düzeni Bozmaya Teşebbüs" suçundan gözaltı kararı verilmesi, ardından tutuklanması siyasi iktidarın doğrudan yargıya müdahalesi ve adalet kavramını yok saymasıdır.

Suçsuz yere 2.5 yılı cezaevinde geçiren ve dün mahkeme kararıyla masum olduğu ortaya çıkan Osman Kavala'nın özgürlüğüne ve ailesine kavuşacağı anı hayal ederken aynı gün tekrar gözaltına alınıp ve tutuklanması kabul edilemez.

Yargı mağduriyet değil adalet üretmelidir. Adalet mülkün temeli olmalıdır. Ama son dönemde bu tarz kararlar tam bir hukuk garabetidir.

Kavala cezaevindeyken 15 Temmuz soruşturması neden yürütülmedi de şimdi ortaya kondu? diye sormak gerekir. Cumhurbaşkanı’nın karara ilişkin dün yaptığı değerlendirmesinde “Bazı ülkeleri ayaklandıran, oraları karıştıran tipler vardır. Onun da Türkiye ayağı içerideydi. Onu dün bir manevrayla beraat ettirmeye kalktılar. " sözleri manidardır.

Bu açıklamanın ardından mahkemelerin verdiği kararları beğenmedikleri andan itibaren gelen talimat sonrası HSK anında karar veren Hakimler için soruşturma izni verildi.

Bu hukuksuz durumun ortadan kaldırılmaması halinde hukuk devletinden bahsedilemez. Güzel ülkemizde farklı seslere ve muhalif kimliklere yönelik amansız baskılara son verilmelidir. Osman Kavala derhal tahliye edilmeli ve kendisine karşı ve haklarını kullanan kişilere yürütülen cadı avı sonlandırılmalıdır.

Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere siyasi iktidarın temsilcileri yargının üzerinden elini çekmeli, yargı üzerinden ayrıştırma ve polemik çabaları artık son bulmalıdır. Evrensel hukukun kurallarına ve AHİM kararlarına herkes tarafından uyulmalı, hak ve özgürlükler içselleştirilerek yaşama geçirilmelidir. Yargıyı bağımsız olmaz ise hiçkimse kendini güvende hissedemez.” ifadelerini kullandı.