BARO BAŞKANI AV. VELİ KÜÇÜK; “SAVAŞIN YERİNE SEVGİ, HOŞGÖRÜ VE BARIŞI HAKİM KILALIM”

Gündem Yayın: 02 Eylül 2020 - Çarşamba - Güncelleme: 02.09.2020 09:05:57
Editör -
Okuma Süresi: 4 dk.
546 okunma
Google News

Adana Barosu Başkanı Av. Veli Küçük, 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle bir mesaj yayımladı.

1 Eylül Dünya Barış gününün, Almanya’nın 1939 yılında Polonya’yı işgal ederek İkinci Dünya Savaşı'nı başlattığı tarihi unutmamak ve barışın önemini hatırlamak için ilan edildiğini hatırlattı.

 

Mesajında, barış çığlıklarının atıldığı bugün dünyanın pek çok bölgesinde bombaların patladığını, sivil halkın ve çocukların öldürüldüğünü, masum insanların doğdukları toprakları terk etmek zorunda kaldıklarını ifade etti. 

Her geçen gün şiddetin, çatışmaların ve acının arttığı bir iklimde, barışa hasret olarak 1 Eylül Dünya Barış Günü’nü karşıladıklarını belirten Baro Başkanı Av. Veli Küçük, mesajında; “Son 10 yılda 10 milyon çocuğun savaşlarda öldüğü, yaklaşık 300 bin çocuğun da dünyanın değişik savaş ve çatışma bölgelerinde savaşmakta olduğu tahmin edilmektedir. 21. yüzyılın başında 173 milyon olan göçmen nüfusunun, BM’nin verilerine göre 2019 yılında 272 milyona ulaştığı bilinmektedir. 2019 yılında savaş ve çatışmalarda 89 binden fazla kişi öldü, 26 bin kişiyse terör eylemleri sonucu hayatını kaybetti.

 

Arap Baharı’ndan sonra Mısır’da darbe, Suriye savaşı, Lübnan’da protestolar, Libya’da, Yemen’de iç savaş, örgütler üzerinden vekalet savaşları, Doğu Akdeniz’de dünyanın en güçlü donanmalarının toplanması gibi çok şeye tanık olmaktayız. Afganistan’daki savaş, şekil değiştirse de hala devam ediyor. Bugün dünya çapında 40’tan fazla bölgede savaş yaşanıyor.

Ülkemizde yaşanan kimi olaylarda “barış” adına sınıfta kaldığımız bir yılı da geride bırakırken, emperyal güçlerin hedeflerine ulaşmak için başını çektiği savaş kışkırtıcılığının zirve yaptığı Ortadoğu'da, kanlı bir savaşa her geçen gün bir adım daha yaklaşıyoruz.

 

“Savaş istiyoruz” demeden, “bölgeye demokrasi götürme” söylemleri ve halkı savaşın gerekliliğine inandırmak için yürütülen algı yönetimi, bizi ve dünyayı yeni savaşların, çatışmaların ve gerilimlerin ortasına doğru itmektedir.

 

Demokrasi, insan hakları ve adalete ilişkin sorunlarımızın artarak devam ettiği ve her geçen gün yalnızlaşmaya doğru yol aldığımız bu ortamda yürütüldüğü söylenilen dış politikanın ve “savaş yanlısı” söylemlerin ülkemizin bugününe ve geleceğine yarar getirmeyeceği son derece açıktır.

 

Bu durum, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş felsefesini oluşturan Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” sözleriyle de taban tabana zıt bir görüntü oluşturmaktadır.

 

Hal böyleyken, “her şeye rağmen barış” demek, her zamankinden daha kıymetli görünmektedir.

 

Hepimize düşen görev insan hakları, demokrasi ve hukukun evrensel ilkeleri ışığında barış mücadelemizi birleştirmek ve ortaklaştırmaktır. Bunu da ancak, ön yargılarımızdan kurtularak, kime yapıldığı ya da kimden geldiğine bakmadan sadece haksızlığa ve zulme karşı durarak gerçekleştirebiliriz.

 

Tüm bu düşüncelerle, adil ve kalıcı bir barış ortamının oluşturulabilmesi ve sürekliliğinin sağlanması için başta düşman savaş hukukunu uygulamaya koyanları sağduyulu davranmaya ve herkesi barış etrafında bir ve birlik olmaya davet ediyoruz.

 

Karanlığın yerine aydınlığı, hukuksuzluğun yerine adaleti, nefretin yerine sevgiyi, savaşın yerine barışı, sömürünün yerine alın terini yüceltmek zorundayız. Ne yeşil bir zeytin dalı gibi baharlık ne de bir güvercin kanadı gibi hafiftir barış, bir bebeğin gülüşü gibi aydınlık aşk kadar güçlüdür barış. 1 Eylül Dünya Barış Günü Kutlu olsun.” İfadelerine yer verdi.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.