Budizm ve Türklerde Budizm Etkisi
Çukurova Türkoloji Araştırmaları Merkezi (ÇÜTAM) Kültür Evi’nin her hafta gerçekleşişten konferansları Covid-19 salgını dolayısıyla sosyal ağlar aracılığıyla katılımcılarına ulaşıyor. Instagram üzerinden yapılan canlı yayınla bu hafta Erciyes Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hacer Tokyürek konuşmacı olarak katıldı.
Doç. Dr. Tokyürek “Budizm ve Türklerde Budizm Etkisi” başlıklı konuşmasıyla ÇÜTAM katılımcılarıyla canlı yayında biraraya geldi. Konuşmasına Budizm’den ve Budizm’in kurucusu Buda’dan bahsederek başlayan Dr. Dr. Tokyürek, Budizm teriminin, buddha “aydınlanmış” kelimesinden geldiğini ve Budizm’in, Buda’nın dünyanın gerçeğini kavramasıyla kurulmuş bir öğreti olduğunu ifade etti.
Buda’nın yirmi dokuz yaşına kadar sarayda refah içinde yaşarken bir gün beyaz bir ata binerek bir hayattan başka bir hayata geçtiğini, münzevi bir hayata yöneldiğini ve önce bedenin terbiyesi için tek bir pirinç tanesiyle yaşamayı hedeflediğini fakat sonra bunun mümkün olmadığını anladığını ifade eden Doç. Dr. Tokyürek,Buda’nın daha hayattayken Budizmin yayılması için pek çok yer gezdiğini ve öğretilerini vaazlar yoluyla öğretmeye çalıştığını söyledi. Doç. Dr. Tokyürek, Parinirvana’ya ulaşan Buda’nın yaklaşık seksen yıl yaşadığını da hatırlatarak Buda’nın aynı zamanda bir hekim olduğunu da ifade etti.
Budizm’in Türklerin Yaşam Biçimine Etkileri
Budizm’in Türklerin yaşam biçimine etkilerinden de bahseden Doç. Dr. Tokyürek dinî ve felsefi terimlerin Türkçelerini bulma konusunda Budist metinlerin Türkçe açısından çok önemli olduğunu söyledi. Karahanlılar’a ait İslami metinlerde de Budizmin etkilerini görebildiğimizi dile getiren Doç. Dr. Tokyürek, kültürün sosyal hayattan ayrı tutulamayacağını, bu nedenle dinin de sosyal hayata yansıdığını ifade etti.
Doç. Dr. Tokyürek, konuşma sonrası canlı yayını takip eden katılımcıların sorularını da yanıtladı. Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. A. Deniz Abik, canlı yayın konuğu olan Doç. Dr. Hacer Tokyürek’e katkı ve katılımlarından ötürü teşekkürlerini sundu.